Steroidler

Steroidler fosfolipaz A2 aktivitesini bloke eden lipokortin ve polipeptid oluşmasına yardım eder. Kortikosteroidler etkileri bakımından glukokortikoid ve mineralokortikoid olarak iki gruba ayrılır. Kortikosteroidler bronşial astım, allerjik rinit ve atopik dermatit gibi allerjik hastalıkların tedavisinde en etkili ilaçlardır. Bu hastalıklarda kullanılamamasının başlıca nedeni tehlikeli olması ve çoğu zaman geri dönüşü olmayan yan etkileridir.

Kuvvetli bir anti-inflamatuar olan bu ilaçlar, etkilerini spesifik sitoplasmik reseptörleri aracılığı ile göstermektedir. Bu steroid-reseptor kompleksi lipokortin/polipeptid senteziyle arakidonik asit ve türevlerinin oluşmasına mani olur. Böylece arakidonik asit türevleri lökotrien, prostaglan din gibi önemli inflamatuar kimyasal mediatörlerin yapımı inhibe edilmiş olur.

Her hücrede steroid reseptörü bulunduğundan, steroidlerin lokal etkileri olduğu kadar sistemik yan etkileri de olduğu unutulmamalıdır. Bunlardan prednizolon ve prednizon minerokortikoid etkilerinin çok az ve fiyatlarının ucuz olması nedeniyle sıklıkla tercih edilmektedir.

Kortikostroidlerin bronşial astımda çoğu zaman kısa süreli optimum dozda kullanılması yeterli olmaktadır. Bu doz prednizolon için günde 30-60 mg 5-7 gün verilmesi akut astım nöbetlerinde yeterli olabilmektedir. Bazı durumlarda bu dozun tekrarı gerekli olabilir. Tekrar veya daha uzun verilen durumlarda hipotalomopitüiter-adrenal yan etkisi ilacın gün aşırı ve sabah bir defada verilmesi ile kısmen önlenebilmektedir.

Status astmatikus tedavisinde günlük metilprednizolon dozu 100-250 mg olarak artırılabilir. Bu kadar yüksek doz verilirse nadir olarak klinik iyileşme ve eozinopeni olmazsa kortikosteroid rezistansı akla gelmelidir. Böyle durumlarda doz daha da artırılabilir. Bu cevapsızlık eozinopeni ile birlikte olursa akciğerlerin yaygın fibrozisi, enfeksiyon veya astımın diğer komplikasyonları düşünülmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp