Hipersensitivite Pnömonisi

Hipersensitivite pnömonisi immünolojik olarak yönlendirilen inflamatuar akciğer hastalığıdır. Primler olarak alveolleri tuttuğu için alerjik alveol it olarak adlandırılır. Sıklıkla küflü saman gibi inhalı edilen antijenlere karşı artmış sensitivitenin sebep olduğu mesleksel bir hastalık olarak görülür. İmmünolojik olarak yönlendirilen zedelenmenin bronşlarda görüldüğü astımdan farklı olarak Hipersensitivite pnömonisinde zedelenme alveoller düzeyinde görülür.

Dolayısı ile bu hastalık baskın olarak difüzyon kapasitesinin, akciğer komplimansının ve total akciğer hacminin (volüm) azaldığı restriktif akciğer hastalığı olarak ortaya çıkar. Mesleksel temas etkenleri çok çeşitlidir. Fakat neden oldukları sendromların klinik ve patolojik bulguları ortak olup, bunların patofizyolojik mekanizmadan da olasılıkla benzerdir.

• Hipersensitivite pnömonisinin immünolojik olarak yönlendirilen bir hastalık olduğunu düşündürten veriler şunlardır:

• Bronkoalveoler lavaj sıvılarında hemlcl hemde CD8+ fenotipinde T hücrelerde artış gösterilmesi.

• Hipersensitivite pnömonisi hastaların çoğunun serumunda spesifik çökelti oluşturan antikorlar ve damar duvarlarında immünfloresan ile gösterilen komplemin ve immünglobilinlerin bulunması tip III Hipersensitivite reaksiyonunu göstermektedir. Bu hastaların üçte ikisinde nonkazeifiye granülomlann bulunması suçlanan antijenlere karşı tip LV hipersensitivite reaksiyonunun geliştiğini düşündürtmektedir. Özet olarak, hipersensitivite pnömonisi immün-kompleks ve gecikmiş tipte hipersensitivite reaksiyonlarının her ikisinin de yer aldığı, ekstrinsik bir ajana karşı immünolojik olarak yönlendirilen yanıtı temsil eder.

Morfoloji

Hipersensitivite pnömonisinin akut ve kronik formlarının her ikisinin de histopatolojik incelenmesinde pulmoner interstisyumda karakteristik olarak bronşlar çevresinde yoğunlaşan odaksal mono nükleer hücre in• filtrasyonu görülür. Lenfositler baskındır, fakat plazma hücreleri ve epiteloid histiositler de bulunabilir. Hastalığın akut formunda değişen sayılarda nötrofiller görülebilir. Olguların üçte ikisinden fazlasında genellikle bronşlar çevresinde interstisyel nonkazeifiye granülomlar bulunur. İlerlemiş kronik olgularda diffüz interstisyel fibrozis olur.

Klinik Seyir

Hipersensitivite pnömonisi ya ajanla temastan 4-8 saat sonra ortaya çıkan ateş, öksürük, dispne ve yapısal semptomlann olduğu akut reaksiyon ya da öksürük, dispne, halsizlik ve kilo kaybının sinsice başlayıp yerleştiği kronik hastalık olarak kendini gösterir. Semptomların çıkması ile suçlanan ajanla temas arasındaki zamansal ilişici nedeni ile bu hastalığın akut formunun tanı-sı genellikle kolaydır. Hastalığın akut atağından sonra antijenle temas kesildiği takdirde pulmoner semptomlar günler içinde ortadan kalkar. Başlatıcı ajanın ortamdan uzaklaş tınlamadığı durum ise antijen ile yeniden temasta görülen akut alevlenmelerin olmadığı kronik intertisiyal pulmoner hastalık ile sorılanır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp