Eklem İltihabı Nedir

EKLEM İLTİHABI NEDİR

Eklem iltihabı genel olarak oldukça yaygın bir hastalık türüdür.Kalıcı hareket kusurlarından,eklem ağrılarından,bazen geçici rahatsızlıklardan,kimi zamanda şiddetli kasılmalara kadar varan bir çeşit değişken hastalık türü olarak adı geçmektedir.

Eklem iltihabı ya da tıptaki adıyla "artrit" (günlük dilde "romatizma" da denir) kendisi gibi nedenleri de birçok yönden açıklık kazanmamış bir hastalıktır. Çeşitli tipleri vardır. Her yaşta olabilir; özellikle ılıman bölgelerde yaşayanlarda sık görülür. Hafif ya da ağır olabilir; tek bir eklemi tutan biçiminden, pek çok eklemi birden etkileyen türüne kadar değişen çeşitli tipleri vardır. Kazadan sonra ya da bir enfeksiyonu izleyen dönemlerde ortaya çıkabilir. Başlıca eklem iltihabı türleri şunlardır: Romatoit artrit; osteoartrit; ankilozan spondilit. Bu tür hastalıkları inceleyen tıp dalına "romatoloji" adı verilir. Ancak eklem iltihabı, araştırmalara karşın, bütün özellikleriyle açıklanmış bir hastalık değildir.

Nedenleri
Sık görülen bir hastalık olmasına karşılık romatoit artritin nedeni bilinmemektedir. Özbağışıklık (otoimmün) sistemine bağlı olabileceği düşünülmektedir, yani ağır hastalık gibi bir olay bedende bir kimyasal tepkime zincirini harekete geçirmekte ve bunun sonucunda bedende, kendi dokularına karşı tepki gösteren kimyasal maddeler üretilmektedir. Başka bir deyişle beden, kendi dokularına, yabancı doku gibi tepki göstermektedir. Bu hastalıkta eklemleri örten sinovya zarına karşı tepki gelişmekte ve onu, iltihap izlemektedir. Eklem iltihabı bir yaralanma nedeniyle başlamışsa, "travmatik artrit" adını alır. Yaralanma doğrudan ekleme gelen bir darbeyle ya da sözgelimi diz üstüne düşerek incitmede olduğu gibi, dolaylı biçimde olabilir. Travmatik artrit, erkeklerde daha sık görülür.

Diz, ayak bileği ve el bileği en sık hastalanan eklemlerdir. Yaralanmadan birkaç saat sonra eklem iltihaplanır, şişer ve ağrır. Kırık olup olmadığının araştırılması için röntgen gerekebilir; ancak başlıca tedavi dinlenme, bandaj ve ağrı kesicilerdir.

Fizik tedavi de etkilenen kol ya da bacağa hareket ve kas gücü kazandırmada yardımcı olabilir. Ender olarak yaralanma sonucu eklem içine kanama olur ve eklem son derece gergin ve ağrılı bir hal alır; böyle bir durumda biriken kan, lokal anestezi altında bir iğneyle alınabilir (aspirasyon).

"Septik artrit" adı verilen, mikropların neden olduğu eklem iltihapları da vardır. Mikrop ekleme, ya bir yaralanmayla doğrudan ya da bedenin başka bir yerindeki enfeksiyon odağından kan yoluyla ulaşır. Septik artritlerin yarısı dizde görülür, ama başka büyük eklemlerde de olabilir. Hem çocukları hem de yaşlıları etkileyebilir, ama seyrek görülür. Ender rastlanan bir başka artrit de kızamıkçıkta oluşur. Erişkinlerde de görülebilen bu artritte parmak eklemleri diz ve ayak bilekleri şişer, ama hastalık birkaç hafta içinde geriler. Tüberküloz da omurganın alt bölümlerinde ve kalça ekleminde iltihap yapabilir. Akut eklem romatizması, belsoğukluğu ve sedef hastalığı (psoriasis) de artrite neden olabilecek hastalıklardandır.

Belirtiler
Romatoit artrit genellikle 20 - 55 yaşlarındaki erişkinlerde görülür ve kadınlarda, erkeklere oranla üç kez fazladır. İki elin parmak eklemlerinde iltihap belirtileriyle başlar. Ayak parmaklarındaki eklemlerde de benzer rahatsızlıklar olur. Aynı dönemde hasta zayıflamaya, kendini iyi hissetmemeye, bitkinlik duymaya başlayabilir. Belirtiler, ateş ya da deri döküntüleriyle akut olarak başlayabileceği gibi, birkaç hafta içinde yavaş yavaş da ilerleyebilir. En sık hastalanan eklemler dizler, kalçalar, omuzlar, dirsekler, el ve ayak bilekleri ile boyun kemikleridir. Eklemlerde tutukluk daha çok sabah saatlerinde hissedilir ve akut olgularda hasta ya yatağa bağlanır ya da hareketlerde büyük zorluk çeker.

Olguların yaklaşık yüzde 25'inde akut dönem altı ay kadar sürer ve hastalık birkaç yılda bir yineler. Bazıları da şiddetleri farklı ama inatçıdır; ancak yıllar sonra bir sönme gösterirler. Romatoit artrit çocukları da etkiler (Still hastalığı), ama bu duruma ender rastlanılır. Genellikle 1 - 3 ve 10 - 15 olmak üzere iki ana yaş grubunda görülür. İltihap yavaş ilerler ve hastaların üçte birinde tek bir eklem, genellikle de diz eklemi hastalanır. Ancak eller, el bilekleri, ayaklar ve ayak bileklerinde de görülebilir. Yavaş ilerleyen bir hastalıktır, ergenlik sonlarında söner. İyileşme şansı hastalığın şiddetine, tedavide geç kalınıp kalınmamasına bağlıdır. Kalıcı sertliğin ve eklemde biçim bozukluğunun olmaması için tedaviye erken başlanılması gerekir.

Osteartrit yaşlanma sürecinin bir parçası olarak ortaya çıkar. Genellikle kalça, diz ve omurga gibi, üstüne yük binen eklemlerde oluşur. Kadınlarda el eklemleri, özellikle parmakların ucuna yakın eklemler ile başparmağın kökü de hastalanabilir.

Bu hastalığa, eklem yüzeyini koruyan sert ve esnek bir doku olan kıkırdağın dejenerasyonu neden olmaktadır. Parlak ve düzgün olması gereken bu doku, osteoartritte pütürleşip kurur. Bu değişiklik iki sonuç verir. Kıkırdağın korunmakta olduğu kemik baskı altında kalır ve üstündeki sinovya zarı iltihaplanır.

İlk belirtiler ağrı ve kullanım güçlüğüdür. Onları, tutukluk ve şişme izler. Sonunda da eklemde biçim bozuklukları ortaya çıkabilir. Bazen tek bir eklem hastalabilir. Sözgelimi sağ elini kullanan bir kişide sağ kalça eklemi (sağ elini kullanmak bedenin sağ yarısının daha etkin olması ve daha fazla yük kaldırması anlamına gelir) hastalanabilir. Ama çoğu zaman dizler, omurga, omuzlar, eller ve boyun eklemlerinde iltihap olur. Bu hastalık da yavaş ilerler; ama yük taşıyan bir eklemdeki artrit çok ağır olmadığı sürece, hareket kusuru yapmaz. Ancak herhangi bir travma ya da hasar, hastalığı alevlendirir.

Ankilozan spondilit kalça eklemlerini ve omurgayı etkileyen bir artrit türüdür. Romatoit artrit gibi bir özbağışıklık hastalığıdır, ancak belirgin olarak kalıtsal olma eğilimi gösterir. Genellikle 15 - 30 yaşlarında başlar ve erkeklerde daha sıktır. İltihap, eklem bağlarında kalsiyum depolanmasına neden olur. İltihap durdurulamazsa (tıbbi tedavi ve egzersizle) omurga kemikleri birbirine kaynar. Hastalık birkaç yıl yavaş yavaş ilerler ve yine yavaş yavaş sönmeden önce, genellikle bütün omurga ve kalça eklemlerine yayılır.

Tedavi
Doktor aspirin gibi ağrıyı hafifletici ilaçlar ve parasetamol ya da daha güçlü ağrı kesiciler önerebilir. Hasta eklemlere altın enjeksiyonları da uygulanabilir ama bu yönteme, istenmeyen yan etkiler yapabildiğinden ancak zorunlu hallerde başvurulur. Biçim bozukluklarının ortaya çıkmasının önlemenmesi için eklemin dinlendirilmesi ya da özel olarak yapılmış bir alet kullanılması gerekebilir. Eklemdeki şişlik lokal anestezi altında fazla sıvının alınması ya da eklem içine bir iltihap giderici (antienflamatuar) ilaç enjekte edilerek de giderilebilir. Hareketin olabildiğince kısıtlanması ve eklemin dinlendirilmesi gerekir. Steroit ilaçlar (kortizon gibi) da yararlı olabilir ama yan etkileri dolayısıyla ancak başka yöntemler başarısız kaldığında ve doktor gözetiminde kullanılmalıdırlar. Verilen doz en düşük düzeyde tutulmaya çalışılmalı ve hastanın tedaviye verdiği yanıt bir doktor tarafından dikkatle izlenmelidir. Belirtiler sürerse, bir hastanenin romatoloji kliniğine başvurulması gerekebilir.

Ateş, eklemlerde şişme ve genel bir hastalık duygusuyla başlayan akut artrit, hastane tedavisi gerektirebilir. Artritin türünün saptanması için kan tahlilleri yapılır; kansızlık olup olmadığı araştırılır, düzenli aralıklarla bedendeki iltihap miktarı kontrol edilir; ve hastalığın seyri değerlendirilir. Başka tahlillerle de durumun bir septik artrit, belsoğukluğu artriti ya da eklem içi kanamaya bağlı olup olmadığı araştırılır.Tanıda kullanılan bir başka yöntem de artroskopidir. Teleskopa benzeyen bir aygot lokal anestezi altında diz eklemi içine sokulur ve eklemin içi doğrudan gözlenir. Bu yolla hem kıkırdak, hem de eklem zarı yani sinovya zarı incelenir ve mikroskobik araştırma için parça alınabilir. Bütün artrit türlerinin tedavisinde fizik tedavi önemli bir yer tutar.

Hasta eklemlerden sessiz evrede (iltihabın olmadığı evre) olanların sertleşmesini ve hareketliliğini yitirmesini engellemek ve eklem çevresindeki eriyebilecek kasları eski haline sokmak için egzersiz önemlidir. Egzersizin sessiz evredeki artritli eklemde hastalığı alevlendirebileceğini gösteren herhangi bir kanıt yoktur.

Hastanenin fizik tedavi uzmanı hastaya, evde de uygulanabilecek egzersizler öğretir. Eklemlerdeki ağrıyı hafifletmede ısıdan yararlanılabilir. Bunlar arasında eklemin yakınına yerleştirilen ısıtıcıyla yapılan kısa dalga diyatermisi ya da banyo tedavisi, yani hidroterapi (küçük ve sıcak bir havuz içinde yapılan egzersiz) sayılabilir.

Doktor uygun görürse evde kızılaltı lambası da kullanılabilir. Eller ve ayaklar için parafin banyosu, evde uygulanabilecek bir başka tedavi biçimidir. Öte yandan bazı uzmanlar ağrı giderici tedavi olarak buz torbası önerirler. Hasar görmüş eklemleri yapay eklemlerle değiştirme tekniğinde büyük ilerlemeler sağlanmıştır. Önce konsültasyonla artritli eklemin cerrahi girişim gerektirip gerektirmediğine karar verilir. Böyle bir ameliyattan sonra ağrı kesilir; biçim bozukluğu düzelir ve hareket yeteneği artar.

Cerrahi girişimle eklem çevresindeki basınç hafifletilir, yapışmış bağlar serbestleştirilir ya da eklemin iltihaplı kılıf dokusu alınır. Büyük ağrı veren ve kullanılmaz hale gelmiş olan eklem (boyun omurlarının osteoartriti ya da diz artritinde olabileceği gibi) cerrahi olarak kaynaştırılabilir. Ancak bu girişim, rahatlık sağlamakla birlikte hareket yeteneğinin bütünüyle yitirilmesi anlamına gelir.

Artritin neden olduğu yetersizliklere tedavi henüz bulunamamış olsa da, iyi bir genel bakım ve yardımcı aygıtlarla yaşam, birçok bakımdan kolaylaştırılabilir. Fizik tedavi uzmanlarınca bireysel gereksinimlere göre aletler, boyunluklar, yürümek için baston, koltuk değneği ve çerçeveler, tekerlekli sandalyeler ve daha karmaşık elektrikli taşıyıcı aygıtlar önerilebilir. Rehabilitasyon merkezlerinden de daha gelişmiş aygıtlar için bilgi alınabilir. Yaşam biçimini değiştirmek her zaman kolay değildir ama olasıdır. Önceliği çalışma yerini ayarlamak almalıdır. İş değiştirilebilir, özel olarak hazırlanmış aletler kullanılabilir ya da daha hafif görevler alınabilir. Evde de bazı değişiklikler yapmak gerekebilir. Kapı eşiklerine rampa yerleştirmek, gerekiyorsa kapıları tekerlekli iskemlenin geçebileceği biçimde, ardına kadar açılabilmesini sağlamak, merdivenlerin iki yanına parmaklık taktırmak, sökük halı varsa değiştirmek, elektrik prizlerini yerden 1 metre yükseğe taktırmak, eğilmemek için çöp kutunuzu yüksekçe bir yere asmak, banyoya ve tuvalet çevresine tutunacak yerler yaptırmakbu değişikliklerinbir kısmıdır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp