Çocuklarda Beze

Çocuklarda Beze: Çocuklarda oluşan bezelerin neden ve belirtileri nelerdir? Çocuklarda geç konuşma sebepleri,çocuklarda ishal, çocuklarda kurt, yüz veya vucütlarındaki bezecikler, çocuklarda geç konuşma sebepleri hakkında tüm merak ettikleriniz ve bitkisel tedavi yöntemleri bu makalemizde yer almaktadır.

1 yaş altı çocukların yaklaşık olarak % 40′ında, tüm çocuk yaş gruplarına bakıldığında ise % 55′inde herhangi bir Çocuk Boyunda Bezebelirgin hastalık bulgusu yokken boyunda ele gelen beze/bezeler olabilir. Bu bezelerin çoğunluğu enfeksiyon sonrası, az bir kısmı doğumsal, çok az bir kısmı ise malign (kötü huylu) kaynaklı olabilmektedir.

Bezeler değerlendirilirken, aileye bazı önemli sorular sorulmalıdır:

-Eşliğinde ateş oldu mu?
-Üst solunum yolu enfeksiyonu bulguları veya boğazda beyaz zarlar var mı?
-Kilo kaybı ya da yorgunluk var mı?
-Beze giderek büyüyor mu? Öyleyse ne kadar sürede büyüdü?
-Antibiyotik kullanımına yanıt verdi mi?
-Hayvan tırmalaması ya da böcek ısırması var mı?
-Verem aşısı yapıldı mı? Yakınlarında verem geçiren var mı?
-Yurtdışına yolculuk öyküsü var mı?
-Çiğ gıda (iyi pişmemiş et, çiğ köfte, çiğ yumurta kullanılan gıdalar, vb.) tüketimi var mı?

Bezeler muayene edilirken hekimin kendisine sorması gereken bazı sorular vardır:

-Tek mi birden fazla beze mi var?
-Bezeler 1 cm‘den küçük mü, büyük mü?
-Beze dokunmakla ağrılı mı?
-Beze dokunmakla hareketli mi?
-Beze sert mi yumuşak mı?
-Beze ve üzerindeki deri sıcak mı?
-Bezeler ayrı ayrı mı birleşip yumak mı yapmış?
-Bezeler tek taraflı mı çift taraflı mı?
-Boynun önünde, yanında veya arkasında mı?
-Bezenin üzerindeki deride renk değişikliği, akıntı var mı?
-Karaciğer-dalak büyüklüğü var mı?
-Kan tahlili sonuçları nasıl? (beyaz küre sayısı az mı fazla mı?)

Bu sorulara alınan yanıtlara göre hekimin kafasında bazı ön tanılar oluşur.

Sırasıyla örnek verirsek:

● Beze sayısı 1′den fazla, 1 cm‘den küçük, yumuşak, hareketli, boynun iki tarafında yerleşimli, üstündeki deri normal ise viral lenf bezi iltihabı akla gelmelidir. Bu bezeler genellikle 1 ay, maksimum 3 ay içinde küçülüp kendi kendine ortadan kaybolur. EBV enfeksiyonu, yani bilinen adıyla Öpücük Hastalığı‘nda bezeler 6 aya kadar kalabilir, beraberinde karaciğer ve dalak büyüklüğü olabilir.

● Beze sayısı 1′den fazla, hızla büyüyor, ağrılı, sıcak, yumuşak, hareketli, tek/iki taraflı, boğaz ağrısı-öksürük-ateş eşlik ediyor, özellikle çene altı ve boyun ön üst kısmında yerleşimli ise stafilokok veya beta hemolitik streptokok gibi bakteriyel lenf bezi enfeksiyonları akla gelir. Tedavisi antibiyotiktir. 2-3 gün içinde bezeler küçülmeye başlar ve haftalar içinde normal boyutuna iner.

-Beze hafif hassas, kısmen yumuşak ve ek şikayetleri yok, antibiyotiklere yanıt vermiyorsa akla ilk gelmesi gereken Mycobacterium enfeksiyonudur, çocuklardaki boyun bezelerinin %10′unu oluştururlar.

İki türü vardır:

1. Tüberküloz (Verem), 2. Atipik mikobakteri

Atipik mikobakteriler toprak, su ve sütte bulunur. Çocukların kirli objeleri ağzına koymasıyla ya da çürük diş yoluyla boğaza ulaşırlar. İnsandan insana bulaş yoktur. Genellikle bu bezeler haftalar boyunca var olur ve antibiyotiklere yanıt vermezler. Muayenede hassas değildirler ve hafif yumuşaktırlar, tek taraflı ve çene altı yerleşimlidirler.

Üstteki deride de hafif şişlik ve bazen mor-kırmızı renk, hatta tedavi edilmezse dışa iltihaplı akıntı olabilir. Verem deri testinde tüberküloz bakterisiyle akrabalık nedeniyle hafif pozitiflik olabilir (5-15 mm), akciğer filmi normaldir. Tedavisinde klaritromisin verilebilir ancak dirençli vakalarda tedavi bezenin cerrahi olarak çıkarılmasıdır.

-Tüberküloz yani vereme bağlı bezeler genellikle boynun arka tarafında yerleşir, çoğunlukla iki taraflı, yumuşak ve dışarı akmaya meyillidir. Hastaların % 85′inde verem deri testi pozitiftir (15 m‘den fazla). %40-60 çocukta akciğer filmi normal çıkabilir. Ailede ya da yakın birisinde verem olması tipiktir. Vereme özgü kombine, 6-8 aylık ilaç tedavisi gerektirmektedir. Bezeler bu tedavi ile genellikle 3 aydan sonra küçülmeye başlar.

-Kedi tırmığı hastalığı, ılıman iklimlerde ve özellikle sonbahar-kış aylarında görülür. Hastaların %90′ında kedi ile temas bulunur, bunların sadece %75′inde tırmalama vardır, %25′inde kesinlikle tırmalanma yoktur. Yapılan bilimsel bir çalışmada 12 aylıktan küçük bir kedi beslerseniz bu hastalığa yakalanma riskiniz 15 kat, kedi sizi ısırır ya da tırmalarsa 27 kat artmaktadır.

Hastaların sadece üçte birinde , tırmıklama ya da temastan 3-10 gün sonra ateş olur. Tırmalanan alanda sivilce gibi bir papüler püstül çıkar, günler-aylar boyunca sürer, hatta böcek ısırığı sanılır. 2 hafta sonra o bölgenin drene olduğu yerdeki (çocuklarda genellikle koltuk altı ya da dirsek üstü) lenf bezleri şişer ve 60-70 gün şiş kalır. Tanısı özel testlerle konur. Spesifik bir tedavisi yoktur. Bezeler düzenli olarak takip edilir.

-Kawasaki Hastalığı, birden açığa çıkan, kendi kendine kaybolan bir hastalıktır. Uzamış ateş, dudak ve yanaklarda enflamasyon, deri değişiklikleri, boyunda lenf bezi büyüklüğü ve yaygın küçük damar iltihabı ile gider, tedavi edilmeyen hastaların %20′sinde kalp damarlarını tutup anevrizma yapabilir (bu durum genellikle hastalığın 10. gününde saptanabilir ancak 4 haftada iyice oturur.

Bu anevrizmaların %50′si kendiliğinden ortadan kaybolur). Genellikle Japonya‘da yaygın olsa da tüm dünyada görülebilir. Günümüzde çocukluk çağı kazanılmış kalp hastalıklarının en sık nedeni olarak romatizmal ateşin yerini almıştır. Hastaların %8′i 4 yaş altındadır ve çoğu 1 yaşındadır. Nedeni bilinmemektedir.

Tanısında 6 kritere dikkat edilir:

1.1-2 hafta süren, 40 derecelere varan yüksek ateş

2.Her iki gözde konjunktivit (ağrısız, iltihapsız, ateşten sonra ortaya çıkan)

3.Dudaklarda çatlama, kuruma, kızarıklık, bazen çilek dil

4.Vücutta ve kol-bacaklarda makülopapüler döküntü, kol-bacaklarda kızarıklık ve hafif şişlik, şişlik ortadan kaybolurken tırnak etrafındaki deride soyulma

5.Boyunda lenf bezi büyüklüğü (%50-75): Yumuşak değil, çoğunlukla tek taraflı

6.Kan tahlilinde sola kayma ile giden lökositoz, sedimentasyon yüksekliği, trombosit sayısında artış (1 milyondan fazla)

Bu 6 kriterin 5′i mevcutsa veya 4′ü mevcut ve kalp damar anevrizması da varsa tanı konulmuş olur. Tedavide yüksek doz immunglobulin ve aspirin kullanılır. Anevrizma gelişen çocukların hayat boyu aspirin kullanması gerekir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp